26 Aralık 2015 Cumartesi

Kış Okuma Şenliği 2015




Her sene kendime bir hedef koyuyorum. Bu hedefleri iki senedir aksatmadım. Ama bu ara bir şekilde yoğunluklarımı bahane ederek okumayı erteliyorum. Özellikle 2016 için düşündüğüm hedefi gerçekleştirmek adına bu şenliğe katılıyorum. Yarım bıraktıklarım haricindekilerin özellikle Kitapyurdu'nda favorilerime eklediklerimden seçtim bu sayede kendime de bir alışveriş listesi çıkarmış oldum. :) Umarım aksatmadan her birini zamanında okurum.


1.Kategori(10 puan): Yabancı yayınlarından çıkan bir kitap
Sokak Kedisi Bob / James Bowen

2.Kategori(10 puan): İsminde kış mevsimini çagrıştıran ya da olayların kış mevsiminde geçtigi bir kitap
 Kış Denizi / Susanna Kearsley

3.Kategori(10 puan): Liseye başladıgınız yıl ödül almış bir kitap ya da o yıl ödül almış bir yazardan bir kitap 
İmbatta Karanfil Kokusu / Selma Fındıklı

4.Kategori(10 puan): Şenlikte listenize alıp alıp bir türlü okuyamadığınız bir kitap

5.Kategori(10 puan): Herhangi bir edebiyat ödülüne aday olmuş ama kazanamamış bir kitap

6.Kategori(10 puan): Yasaklanmış Bir Kitap

1984 / George Orwell

7.Kategori(10 puan): Kitap ağacının aylık okumalarından birini kapsayan bir kitap

8.Kategori(10 puan): Başkasının sizin için seçtigi bir kitap

Tutunamanylar / Oğuz Atay

9.Kategori(10 puan): 2015 yılında çıkmış bir kitap
 
Bir Gün Beni Ağlayacaksın / Tunç İlkman

10.Kategori(10 puan): Yazarından imzalı ya da yazarından imzalı olmasını gönlünüzden geçirdiğiniz bir kitap

Erken Kaybedenler / Emrah Serbes

11.Kategori(10 puan): Bilim kurgu ya da fantastik kurgu türünde bir kitap

12.Kategori(10 puan): Siz doğmadan en az 250 yıl önce yazılmış bir kitap

13.Kategori(10 puan): Hem beyaz perdeye aktarılmış hem de müzikal yada tiyatro adaptasyonu olan bir kitap

Küçük Prens /

14.Kategori(10 puan): Türk kadın yazardan bir öykü kitabı.

15.Kategori(10 puan): Romantik türde bir kitap

  En Çok Beni Sev / Julia Quinn

16.Kategori(10 puan): Karakterlerden birinin bulunduğu kitabın isminde geçtigi bir kitap

17.Kategori(10 puan): Size hediye gelen bir kitap

 Hırçın Bir Deniz Hikayesi / Ahmet Tahir Can

18.Kategori(Her bir kitap 5 puan, tum kitaplar okunursa ekstradan 20 puan, toplamda 40 puan): 150 sayfadan kısa 4 kitap.

Dönüşüm / Franz Kafka
Değirmen / Sabahattin Ali
Göğe Bakma Durağı / Turgut Uyar
Yabancı / Albert Camus

19.Kategori(Her bir kitap 10 puan, tum kitaplar okunursa ekstradan 30 puan, toplamda 60 puan): İsminde aynı kelimenin geçtigi 3 kitap

Sevgili Katil / Belinda Bauer
Katil Orospular / Roberto Bolano
Kızımın Katiline Mektuplar /

20.Kategori(Her bir kitap 10 puan, tum kitaplar okunursa ekstradan 20 puan, toplamda 60 puan):Şimdiye kadar hiç kitabını okumadığınız 4 yazardan birer kitap. Yazarların ikisi kadın ikisi erkek, ikisi Türk ikisi yabancı.

Hayvan Çiftliği / George Orwell
Kafes / Josh Malerman
Siyah Kelebek / Zodi
Memleketi Ben Kurtaracağım / Gülse Birsel

21.Kategori:(Her bir kitap 10 puan, tum kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 90 puan): Kitapların isimlerinin bir tanesi tek kelimeden, bir tanesi 2 kelimeden, bir tanesi 3 kelimeden, bir tanesi 4 kelimeden, bir tanesi 5 ve uzeri kelimeden oluşan 5 kitap

Cerrah / Tess Gerritsen
Uçurtma Avcısı /
Asal Sayıların Yalnızlığı /
Sokaklar Uyudu Artık Öpüşebiliriz / Umay Umay
Bana Seni Seviyorum Deme Hissettir / Miraç Çağrı Aktaş


22.Kategori:(Her bir kitap 10 puan, tum kitaplar okunursa ekstradan 40 puan, toplamda 80 puan): Kendi temanı kendin yarat: Yarım bıraktıklarım...

Maymun Aklı / Daniel Smith
Dört / Veronica Roth
Alışverişkolik ve Ablası / Sophie Kinsella
Zar Adam / Luke Rhinehart


Korkma Kalbim | Ahmet Batman

AHMET BATMAN
DESTEK YAYINLARI
SAYFA SAYISI: 216
BASKI YILI: 15 ARALIK 2015

Kedileri seven kadınlar yalnızlıktan korkarmış, köpekleri ise aslında kendilerini güvende hissetmek istediklerinden severlermiş... Sen filleri severdin ve bir fil kalbi kırıldığında ölebilirmiş.  Sen filleri boşuna sevmiyorsun güzel kadın. Sen kalbinin kırılmasından korkuyorsun da haberin yok. Korkmasın kalbin çünkü o artık benim de kalbim...
- Benim korkak kalbim size âşık oldu...
- Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey, aşkı çocuk oyunu mu sandınız siz?
- Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve o oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçükhanım...
- Böyle konuşursan kilitlenirim ben ama...
- Eğer kilitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım.
- Susuyorum.
- Ben de size...

Diyorum ki;

Cümlelerinin maviliğinde boğulacağınız bir Batman eseridir. Biraz daha diğerlerine nazaran bir olay kurgusu var. Tabi kurguya yenilip de o güzel sözlerini geri planda bırakmamış. 216 sayfaya sadece iki kişi değil daha fazlasını sığdırmış. Aşk, sevgi, dostluk ve daha bir sürü duyguya o sayfalarda yer vermiş. Yetmemiş bir de böyle muazzam bir son yazmış.

Akıcılığına diyecek tek bir kelimem yok. Her ne kadar başta kurgudan ziyade cümlelerini okumak istediysem de pişman olmadım. En çok Burak'ı sevdim derken sonuna yaklaştığımızda Madam Eleni benim için daha farklı bir yere geldi.

Burak'ın aksine ben de son ana kadar ümit ettim. Çünkü aşkı böylesine güzel yaşayan bir adama böyle bir son istemedim. Ama sonu da ona yakıştı. Tüm mavilikler artık Burak'a ait oldu. Ada'yı anlamak zordu ama tek bir pencereden bakmak da güzeldi.

Popülerliğinin ona bazen kötü etkileri olduğunu düşünüyorum. Onu okumayan ve yakından takip etmeyenlerin önyargılı yaklaşmasını sağlıyor. Popüler olmasına takılmayın ve hayatınızda birkaç saatinizi bu adamı okumak için feda edin. Yeni nesil çabuk tüketiyor. Sonrasında bu güzel adam bize kalacak. Onlar hatırlamayacak ama sözlerinin her birini biz hatırlayacağız. Bize bu garip düzendeki en saf ya da en temiz sevgiyi gösteren bu adamı önyargılarla yok etmemek lazım.

Ahmet Batman ismi gözümde ve kalbimde ne kadar yüce bir hal alabilir? Bilmiyorum. Her cümlesi yine dillerden dile dolaşacak. Birbirinden farklı insanların eline bulaşacak bu cümleler.. Ama en çok Burak kadar aşkın maviliğinde dolananların diline yakışacak bu cümleler.

İyi ki varsın Batman.
Tüm mavilikler seninle olsun...

19 Aralık 2015 Cumartesi

Okuyorum: Korkma Kalbim | Ahmet Batman


KORKMA KALBİM | AHMET BATMAN
(kitapyurdu.com'dan alıntıdır.)
Kedileri seven kadınlar yalnızlıktan korkarmış, köpekleri ise aslında kendilerini güvende hissetmek istediklerinden severlermiş... Sen filleri severdin ve bir fil kalbi kırıldığında ölebilirmiş.  Sen filleri boşuna sevmiyorsun güzel kadın. Sen kalbinin kırılmasından korkuyorsun da haberin yok. Korkmasın kalbin çünkü o artık benim de kalbim...
- Benim korkak kalbim size âşık oldu...
- Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey, aşkı çocuk oyunu mu sandınız siz?
- Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve o oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçükhanım...
- Böyle konuşursan kilitlenirim ben ama...
- Eğer kilitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım.
- Susuyorum.
- Ben de size...

11 Aralık 2015 Cuma

Benim 'On' Kitabım



Her ne kadar kitaplarımı bir anne gibi benimseyip asla birbirinden ayırt edemeyecek kıvamda olsam da beni derinden etkileyenlerin yeri ayrıdır. Çok nadir bir kitabı defalarca okurum. Ve bir daha olsa yine okurum, diyebilirim. Ben de dedim ki bunları bir liste haline getireyim. İlk 10 yapmaya çalıştım. Aslına bakarsanız daha ne 10'lar çıkar. En azından bunlarla başlayayım dedim. Tabi bu on kitabı kendi içinde bir sıralamaya sokamam. Bir diğerine ihanet edecekmişim gibi hissettim.

 Mehmet Rauf / Eylül
Benim için hayatımda okuduğum ve izi kalan en önemli kitap Eylül'dür. Kendisi ilk psikolojik roman özelliğini taşıyan, en eski haliyle bile müthiş zevk alacağınız bir eserdir. Her ne kadar bazı kaynaklarda Mehmet Rauf'un Halid Ziya izinden gittiği söylense de ben iki yazarında eserlerini okumuş biri olarak diyorum ki; Mehmet Rauf'un kalemi hiçbir yazar ile kıyaslanmamalıdır. Okunmalı ve okutulmalıdır.

Kristin Hannah / Ateşböceği Yolu 
Sıradan gelir özetini okuyana ama bilmezler ki benim Dramlar Kraliçem Hannah, en sıradan olayı bile olağanüstü anlatır. O anlatır, siz de o anlattıkça peçete ile akraba olursunuz. Çok fazla hayattan ve çok fazla gözyaşı döktürür bu roMadonnaman. Benim için Vazgeçilmezdir.

Sabahattin Ali / Kürk Mantolu Madonna
Aşk nedir bilmeyenler sevmez. Aşk'ı anlamayanların asla anlamayacağıdır. Sabahattin Ali'nin özel kaleminin benim için bazen sinir bozucu olan karakteri Raif Efendi'yi anlamak zor zanaattır. Ben zamanında çok kınadım. Şimdi, şuan tam da Raif Efendi olmaya başlayan ruhumu her gün aynadan izliyorum.

Beyazıt Akman / Dünyanın İlk Günü
Fatih Sultan Mehmet derler biz de atamız der geçeriz. Belki bir iki karakteri hakkında fikrimiz olur ama onu tam anlamıyla okumanın zevki çok ayrı oldu. Beyazıt Akman sıkmadan, bunaltmadan en akıcı haliyle size Fatih Mehmet Sultan'ı tanıma fırsatı veriyor. Her unuttuğum kısımda tekrar okumak için elime alıyorum.

Murat Menteş / Ruhi Mücerret
Menteş'in muazzam kalemiyle burada tanıştım. Beni allak bullak eden ve sürpriz yumurta gibi şaşırtan ayrı bir eser. Yazarın zeka kokan cümlelerini sevmeden duramayacaksınız.

Kevin Guilfoile / Klon
Hayatım boyunca okuduklarım arasında beni delirten ve sonunda ağzımı bir karış açık bıraktıran nadide bir eserdir. Klon dersiniz, susarım. Bu tarzı seven herkese ya tavsiye ederim ya da gider alır hediye ederim.

Ayşe Kulin / Köprü
Ayşe Kulin de özeldir. O öyle özel bir kadındır ki kalemini okumaya doyamam. Ne yazarsa okurum. 

Burçak Çerezcioğlu / Mavi Saçlı Kız
Çok önceden okuduğum ama hala izlerini taşıdığım özel bir kitap. Nasıl anlatılır ki? Ne söylenir? Tam hayatın içinden. Fazla gerçek diyemeyeceğim. Çünkü gerçek bir hikayenin ansızın gelen sonu. Tekrar bulsam, tekrar okurum ve her okuduğumda bilirim ki aynı duyguları hissedeceğim.

Yusuf Atılgan / Aylak Adam
Özellikle hayatına bir kere Aylak bir adam giren bir kadın olarak okudum. Aslında bilmiyorum. Öyle özel ve öyle tarifsiz ki anlatacak kelimelerim tükeniyor. Yusuf Atılgan güzelliği diyorum. Daha ne diyeyim.

Can Dündar / Abim Deniz
Sağ görüşlü ya da sol görüşlü yani her neyseniz farketmez. Deniz Gezmiş'i hayatınızda bir kere kaynakları bol olan bu eserden okumalısınız. Her cümlesinde abisinin anlattığı Deniz'i ayrı sevdim. Siyasi hiçbir görüşü olmayan bir insanım ve sosyalistliğin tanımını tam burada gördüm. Beni bir sürü yeni kitaba sürükledi. Deniz'i gördüm. Anladım. Duruşunu ve zekasını sevdim. Doğru düzgün hiçbir fikrim olmadığını anladım.

9 Aralık 2015 Çarşamba

Ahmet Batman Geliyor!


Soğuk Kahve, Sabah Uykum ve Bana İkimizi Anlat bugün milyonlarca okura ulaşarak ülkemizdeki en çok okunan kitaplar oldular. Bu başarı her ne kadar benim gibi görünse de, asıl başarı sizin bana verdiğiniz destek ve sevgi de gizlidir. Bu zamana kadar beni hiçbir şekilde yalnız bırakmadığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Sizlerden aldığım güçle dördüncü kitabımı yine siz değerli okurlarıma sunuyorum... Korkma Kalbim 15 Aralık'da sizlerin misafiri olmaya geliyor. Kitaplığınızda ya da başucunuzda yeri hazır mı? Her kitabımda sizlere hayata geç kaldığımızdan söz ettim... En son kitabımda gidin ve sevdiğiniz insana ''Bana İkimizi Anlat'' deyin dedim. Bir çoğumuz korktu bunu söylemekten, sustu ve geç kalmaya devam etti. Şimdi kalbinize bir şans verin ve ona ''Korkma Kalbim'' deyin. Sevgi, saygı ve dua ile...

Korkma Kalbim // Ahmet Batman
                                                                Ahmet Batman Facebook sayfasından alıntıdır.

6 Aralık 2015 Pazar

Naftalin Kokulu Mektuplar | Mine Baki

BASKI YILI: 2015
YAZAR: MİNE BAKİ
SAYFA SAYISI: 152
YAYINEVİ: EMRE YAYINLARI

"Seni mektupla da olsa öpmek büyük şey" diyor Ahmed Arif. Bu yüzden naftalin kokulu mektuplar gönderdim sana... Sevgilim, Kokun ne kadar da İstanbul... İçime çekerken seni esip geçiyor içimde hatıralar. Dokunuşların dalgalanıyor yüreğimde. Umuttur, gözlerinin ormanında koşmak delice, ve ellerinin beyazlığını gündüz bilmek senin.. Sen yine de gözyaşlarını gece, hüznünü katran karası et günlerime. Hiç şikayet etmem, Ve bilesin ben ne kadar özlersem o kadar da aşık olurum sana hanım eli kokarken bahçelerde, bir bardak çayın deminde özlemini solurken... Seni anlatırken yüreğimdeki İstanbul'a. 

Diyorum ki;  
Bir gün ince bir hediye paketi ile karşılaştım. Paketin içinden Naftalin Kokulu Mektuplar çıktı. Yazarını tanımıyordum. Bana hediye eden arkadaşım ısrarla bir oku dedi. Okudum. Öyle ağır okudum ki...
Tadı damağımda kalsın istedim.
Her bir sayfa da bir hikaye gördüm.
Her bir mısra da bir yaşanmışlık buldum.
Taze yazarın kaleminde kendi aşklarımı gördüm. Kendimi bulduğum her cümlesinde yüzümde hafif bir tebessüm oluştu. Ben kendimi buldum diye çok daha sevdim. Ruhum yenilendi. Biraz da buruk bir hale girdim.
Son sayfalarını düşündüğüm kadar ağır ilerletemedim. Ama olsun tadı damağımda kaldı.

Velhasıl kelam, Naftalin Kokulu Mektuplar yüreğinde yaşanmışlığı olan herkese dokunacak bir kitap...